GÜNDEM
Giriş Tarihi : 08-12-2023 02:00

Yazıklar olsun sizlere…

Yazıklar olsun sizlere…

Uzun zamandır aday olacak kişilerle alakalı zaman zaman yorumlar yapılıyor. Muhakkak ki yapılacak. Herkes kendi cephesinden bir şeyler yapmaya çalışıyor.

Ancak çirkinliklerin mevcudiyeti o kadar kötü ki;

Bunlardan biri Yusuf Uraz. İki tane parti değiştirip adaylık yapıyor. Aday olmaya çalışıyor. Aday oluyor. Peşinden kazanamıyor. Demek ki senin hiçbir konumun kalmamış. Ama, hala bir başka partide bir takım ayak oyunları yaparak yer edinmeye çalışıyor.

 

Peşinden de bakıyorsunuz Mustafa Gül…

Mustafa Gül, CHP’den aday olup olmadığı hala belli değil. Ama şimdiden İyi Parti’de de yer tutturmaya çalışıp, oradan aday göstermeye çalışıyor kendini. Bu nasıl bir çirkinlik bu nasıl bir vurdum duymazlık… Kemer halkı bu kadar düşüncesiz, bu kadar kendini bilmez mi acaba? Nedir bu?

Peşinden de sıkılmadan yorum yapıyor insanlar. Nedir bu? Düşmanlık tanımıyla siyaset yapmaya çalışılıyor ve “Ben göreve gelirsem bunun hesabını sorarım” diyor.

Kemer Belediye Başkanlığı kişilerin düşmanlıklarını gidereceği bir mekan mı?

Yazıktır. Ayıptır.

Kemer dünyanın en güzel destinasyonlarından birisi, ancak şu ayak oyunlarına bakar mısınız?

 

Kemer Belediye Başkanlığı birilerinin geçim kaynağı veya hırslarını yok edeceği bir mekan olamaz.

 

Bunları nasıl bir mantıkla, nasıl bir düşünceyle yapıyorsunuz?

Yani millet yatıyor kalkıyor Kemer Belediye Başkanı olacağım diye uğraşıyor.

Siyaset böyle değil. Siyaset, çıkarsınız halk için bir şeyler yapar koşturursunuz ve halk sizi oraya sürükler. Bir şekilde Kemer Belediye Başkanı olursunuz.

 

İşte bir örneği de Necati Topaloğlu…

Topaloğlu nasıl belediye başkanı oldu?

Birincisi herkesle kucaklaşarak yaptı bunu. İkincisi seviyesini kaçırmış, toplum içerisinde artık yeri de kalmamış olan insanların konumundan dolayı “O seçilmesin de Necati seçilsin” diye oy verdi millet.

Bunu ne çabuk unuttunuz. Bunu hepiniz çok iyi biliyorsunuz.

Sonra da dönüp yok efendim “Benim şu kadar oyum var” diye Ankara'da siyasi arenadaki insanlara yol vermelerini aday göstertmeye çalışıyorsunuz kendinizi.

Bu bir utançtır. Bu nasıl bir edepsizlik? Bu nasıl bir seviyesizlik?

“Oradan aday olmazsam başka parti bulurum” mantığı nedir? Yani bu nedir bu nedir?

Yazıklar olsun sizlere…

 

İki tane adayın ikisi de bugüne kadar Kemer’de ne yaptı.

Biri diyor; “Ben güvenlik sistemi yaptım.”

Hadi oradan… Nasıl yargılandığının haberini ben yaptım. Hiç mi utanma yok sende. Utanmadan sıkılmadan “Kamera yaptırdım” diye ortaya çıkıyorsun. Sen cebinden mi yaptırdın? GATAB’ın paralarını çarçur ettin. Hakkındaki soruşturmaların dosyalarca devam ettiğini biliyoruz. El altından bunlardan aldığın cezaları yok ettiriyorsun. Utanmaz adam. Hiç mi sıkılma yok sende? Dört tane direği diktirip birde jeneratör alacaksın ondan sonra da “ben bunu bitirdim” diye bakana açılış yaptıracaksın. Ne oldu? Niye yargılandın peki bu konudan dolayı. İşini doğru yapsaydın hiç de bir şey olmazdı. O kameralar çalışırdı. Dünya para ödendi onlara. “Güvenlik sistemini yaptırdım” diyorsun.

Utan utan…

Sonra da ortalığa çıkıp boy gösteriyorsun, insanları kandırıyorsun, ben size destek oldum diye Ak Parti’ye vefasını ödetiyorsun. Ayıp. Bu yani senin yaptığın edepsizliğin daniskası.

 

Gelelim Mustafa Gül’e…

Mustafa efendi senin daha ne işin var? O kadar borcun var, bizim kapımıza geldi insanlar “Mustafa Gül bizi dolandırdı” diye… O cümle doğru bir hareket olmayabilir ama bir ticari ilişki şekli de değil bu. Yani insanlara sen çekleri kesiyorsun, ondan sonra da ödeyemedim, bilmem ne diyorsun?

Tamam bazı konularda ticaret yaparken insanlar zora düşer doğrudur, ama senin yaptığın zora düşme falan değil. Sen çek kesip arabaları alıp satıyorsun, arkadan gelen borçları kapatıyorsun ve tekrar araba alıp satıyorsun. Kendini seçimlere kadar ayakta tutmaya çalışıyorsun.

 

Farz edelim Mustafa Gül, belediye başkanı oldun. Peki sonra bu paraları nasıl ödeyeceksin?

Geçmişte biz bunu yaşadık… O ajitasyonları bana da yaptın sen.

2009 yılında hiç unutmuyorum bir kuruş para yoktu cebinde, kimse yüzüne bakmıyordu.

O günlerde ben ve birkaç arkadaş vardı yanında. Hiç mi sıkılmadın?

Sonra çıkıyorsun kameralar karşısına, isim de vermeden “filanca gazeteci benden para istedi” diye belediye başkanlığın döneminde de yaptığın gibi masallar anlatıyorsun.

Bir kere o bir projeydi. O yapılan Kemer tanıtım projesiydi. Bir dergiydi. Doğrusu bir kitapçıktı ama tanıtım kitapçığıydı ve dört dilde otelcilerin desteğiyle yapılacak bir kitapçıktı.

Sen cebinden ödemeyecektin onu. Sen o projeyi yüzüstü bırakarak işin içinden çıktın. Biz de kapattık konuyu.

Sen hala neyin hesabını yapıyorsun?

Utanmadan sıkılmadan “Beni tehdit ediyorlar” diyorsun.

Ben Kemer’de 23 yıldır yayın yapıyorum. Kemer Gözcü Gazetesi’ni çocuklarımla kurdum. Hala devam ediyor gazete. Sen utanmadan sıkılmadan çıkıyorsun, yayın yaptırıyorsun.

Neymiş işte “Para istedi vermedim.”

Madem öyle niye şikayet etmedin savcılığa?

 

2009 yılından önce sen çok mu iyi durumdaydın? Ben sana insanlık yaptım.

Ben sana yaptığından dolayı bana şunu ver, bunu ver demedim. Gazeteci gazeteciler böyle yapmaz.

Bir projenin yapımı ile alakalıydı bu konuşmalarımız.

Ama sen kendi babanı, anneni ayaklarının altına alan bir adamsın.

Sen utanmaz bir adamsın.

Çıkıp babanın cenazesinde bile kavga ettin… Sanki babasını inkar eden adam değilmiş gibi.

O camide kavga eden ben değil, sendin.

Bir de sıkılmadan kalkıyorsun aday olmaya çalışıyorsun. Ayıp ayıp.

Artık burası senin çiftliğin değil.

 

Kemer arenasında temiz, nitelikli ve siyasete emek veren insanlar varsa onların bu bayrağı taşıması lazım. Ha Seversiniz, sevmezsiniz ama bu saatten sonra Kemerliler bir şeye dikkat etmesi lazım:

Kemer, artık köy değil, Kemer nahiyesi değil…

Kemer vizyonu, Kemer’in turizmdeki yeri o kadar büyük ki ama sizin gibi 3-5 tane insan bunu kirletiyor. Kemer mi? “Lanet olsun” diyor siyaset yapan insanlar. Kemer mi? aman aman aman yapıyorlar.

Burada okumuş daha pırıl pırıl genç arkadaşlar var. Siyaset yapabilecek insanlarımız var. Bunlar baktığınızda seçkin kendini kabul ettirmiş insanlar. Artık burada bu insanların yürümesi lazım.

Yani nereden bakıyorsunuz olaylara nasıl oluyor bu? Yani sadece 2-3, 5-10 tane adam mı buraya yön verecek.

 

Artık yorum Kemer halkının.

Bundan sonra daha sık yazacağım… daha sık bilgiler vereceğim. Artık bu arenayı kendini bilmez bazı insanların yorumlarına da bırakmayacağım. Sevgiyle kalın…

AdminAdmin