Antalyaspor Vakfı Başkanı Gültekin Gencer, Hasan Subaşı Tesisleri’nde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Antalyaspor’da yönetimin istifasıyla sonuçlanan anlaşmazlıkların sosyal medyada yer almasına tepki gösteren Gencer, "Antalyaspor tarihinde ilk defa sosyal medya takımı olduğu dönemi yaşadı. Kardeşler dahi kavga eder, zamanla barışırlar. Konular genel kurulda, başkanlık divanında tartışılmalıdır. Kavgalar aile içinde kalmalıdır. Antalyaspor büyük camia aile, yönetenler sorunları aile içinde halletmelidir” diye konuştu.
“ŞEFFAFLIĞIN DIŞINA ÇIKILDI”
Antalyaspor’un çok büyük bir camia olduğunu ifade eden Gencer, "Bilançolar iştirakle, ortaklarla paylaşılmadı. Bu saygısızlıktır. Bu kulübün A.Ş.’nin hesapları yıllardır kaçırıldı. Nereye gitti, ne oldu, kimse hesap soramaz hale geldi, şeffaflığın dışına çıkıldı. Biz bir aileysek şehir olarak her şeyden haberdar olmalıyız. Benim dönemimde muhasebenin kapısı sonuna kadar açıktı. Ben bir ortak olarak resmi yazı yazıyorum hesapları göremedim, gösterilmedi. Dernekte üyeyim. Sadece üye olarak bütün şehrin üye olduğunu görmek isterim, üye kayıtlarını isteyen kişilere kayıtların verilmediği söyleniyor. Bu da yanlış. Bu üyeler gönül vermiş kişilerden mi taşeronlardan mı oluşuyor. Bunu görmek zorundayız. Bu kulübü şuan taşeronlar yönetiyor. Taşeronların üye kayırlarıyla yönetiliyor ve 150 kişilere indirildi" ifadelerini kullandı.
"SİYASET ELİNİ ÇEKMELİ"
Siyasetin Antalyaspor’un üzerindeki elini çekmesi gerektiğinin altını çizen Başkan Gencer, "Antalyaspor, siyasetin kullandığı bir bölge olmamalıdır. Siyaset ne zaman Antalyaspor’a el attıysa Antalyaspor kötü günler yaşamaya başladı. Siyasiler, seçilmişler seçildikleri görevle ilgili görevlerini yerine getirsinler. Ama şehrin markasına da değer katacak her türlü çalışmayı yapması boynunun borcudur. Ama idare şekline karışmamalıdır. Göreve gelenler onların gölgesinde olmamalıdır. Bu şehrin takımına bütün şehir olarak sahip çıkılması gerekir" şeklinde konuştu.
"TABELA GELİRLERİNİN VERİLMESİ"
Hasan Subaşı Tesisleri’nin bulunduğu alanda devam tapu davalarıyla ilgili hukuki süreci anlatan Gültekin Gencer, "Tesislerin hazineye kalarak Antalyaspor’a satışı, tahsisi, kiralanması konusunda karar alındı. Son alınan mahkeme kararıyla tesislerin bulunduğu alan için depolama masrafı çıkarıldı. Bu tesisler bizim, kiracımız ise Antalyaspor A.Ş.’dir. Burayı sadece altyapı ve faaliyetleri olarak kullanır. Ama buranın ticari geliri vakfa aittir. Yol kenarındaki reklam alanları vakfa aittir. Reklam alanlarının gelirini istedik. 'AŞ başkanı ben almıyorum' dedi. Derneğe sorduk, 'O da alıyorum, Antalyaspor A.Ş.’ye veriyorum' dedi. Reklam gelirleriyle ilgili usulsüzlük yapıldığını söyledik. Antalyaspor için alınıyor. Bizden tesislerin gelirleri kaçırıldığı gibi kaybeden başkan yönetimi konumuna sokmak için el birliğiyle bir çalışma yapıldı. Ben değil Antalyaspor kaybetmiş olur" açıklamasında bulundu.
"AŞ'NİN SORUMLULUĞU VAR"
İstifa eden yöneticilerin 'Para yok' demelerine rağmen istifa eden yöneticilerin alacaklarını tahsis ederek ayrıldığını dile getiren Gencer, " Antalyaspor A.Ş.’nin vakfa borcu yok, sorumluluğu var. Bu tesis yapıldığından beri Antalyaspor A.Ş. kullanıyor. Reklam alanlarını, halı saha ticari alanlar hepsi vakfa ait gelirini vakıf alması gerekir. Bugüne kadar geliri almamış, alması gerekir. Antalyaspor markasını hukuksuzluk yaptı diye davamı açacağız. Bu olmaz. Asla dava açmam. Görevlerini yerine getirmeme var” değerlendirmesinde bulundu.
Görevi döneminde, seçilmiş siyasilerin kararıyla istifa ettiğini hatırlatan Başkan Gencer, Antalyaspor'a başkan adayı olur musunuz? sorusuna ise, "Gönderen abilerimiz, özür dileyip gelmemi isterlerse o zaman geliriz" cevabını verdi. (İHA)
