https://www.kemergozcu.com/files/uploads/user/546547320d3e6dc0907cb47f1e55063d-76b28ab62f5c24c93562.jpeg
Gözde KAYA

Merhaba...

22-02-2024 11:18

Şimdi biz burada seninle dış dünyadan tamamen uzak; Yargılardan, fısıltılardan korkmadan, İnsanların ne düşündüğünü umursamadan; ne zaman nerde ve canımız ne isterse paylaşmak, konuşmak, zaman zaman da susmak için tanıştık.

 

Neler yapacağımıza tamamen hayatın olağan akışını karar verecek. Birlikte yeni yerler keşfedecek; yeni tatlar deneyecek, derin satırlarda boğulacak, birbirimize okuduğumuz kitapların özetini çıkaracak zaman zaman bir şarkıda bir melodide ruhumuzu dinlendirecek belki de herkesi tek tek karşımıza alıp yargı dağıtacağız.

 

Kim olduğunun, kim olduğumun kimliğimin ve sıfatlarımızın önemi olmayan bu satırlarda hadi hep birlikte kendimiz olalım….

 

Sevgiden; Sevilmekten, sevilmenin ne demek olduğunu hiç bilmeden büyüyen, delice sevenlerden bahsedelim biraz.

 

Sevilmeyi öğrenmemiş, doğru sevginin ne olduğunu bilmeyen çocuklar; Hep çok seviyorlar farkında mısınız? Öyle çok öyle güzel seviyorlar ki adeta “Beni böyle sevin” der gibi. Güvenmekten korkarak sağlıklı duygularla, şefkatle nasıl başa çıkacağını bilmeden delice sevilmek istiyorlar. Aklın oyunudur ya işte tüm bunlara rağmen en iyi bildikleri acılara çekiliyorlar.

 

İnsan hayatı boyunca hep varoluşunu arar. Doğduğu ve yetiştirildiği insanlar tarafından hayatları boyunca öğrendikleri, doğru bildikleri yanlışları düzeltmeye çalışırken de sıkça başladıkları yere dönerler. Çoğu zaman sırf daha fazla yara almaya korktukları için bile bildikleri acılara koşarlar. En iyi bildikleri odur çünkü, onarmak. İyileştirmeye çalışmak, ancak buralarda kendilerini çok güçlü hissederler. Başkalarının yaralarını sarmak başkalarını iyileştirmek yanlışları düzeltmek ikna etmek… Bu kimseler ancak o zaman kendilerini gerçekten güçlü ve başarılı hissederler.

 

Size öyle güzel davranır öyle şefkatle sarar öyle derinden sever ki, Bu Onun “Biri de beni böyle sevsin” deme şeklidir. Çünkü her birimizin ihtiyacı olan, varoluşumuzdan beri bize yüklenen değersizlik ve yetersizlik duygularından kurtularak gerçekten mutlu olmaktır.

 

Görülmek, anlaşılmak isteriz; biri de bizim için gerçekten endişelensin isteriz. Sıkışıp kaldığımız bu yalnızlıktan bir olarak çıkmak derinlerde ki çocuğa olan borcumuzu ödemek hakkettiği sevgiyi ona vermek; Sevmek isteriz.

 

Peki asıl soru; Hayatı boyunca gerçekten sevildiğini hissetmemiş biri sizce gerçekten sevebilir mi?

 

Günün sonunda Kendini nasıl seviyorsan, öyle öğretiyorsun başkalarına seni sevmeyi. İşte tamda bu yüzden en çok sen sevmelisin seni aksi taktirde hayat denilen bu yolculukta varoluş amacını ve gerçek aşkı ararken kaybedersin kendini hem de tamda bulduğunu sandığın yerde.

Neler Söylendi?

Hasan Efe Uca

Tebrik ederim,asılsız bir sevgi karşısında büyümüş olan nesilin duygularını iyi tercüme etmişsiniz. 3 ay önce

Ayten Güner

Çok güzel bir yazı olmuşş 3 ay önce

Berrin Çalı

Ne kadar güzel bir yazı olmuş başarılarının devamı diliyorum 3 ay önce

Atila Yıldırım

Kalemine sağlık, çok güzel bir yazı olmuş 3 ay önce
itep kursu