Ahmet Duran YENİGÜN
Ramazan Bayramı kapsamında Kemer’e gelen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Alacasu Koyu’nda bakanlık tarafından yapılan çalışmaları inceledi.
Burada gazetemize açıklamada bulunan Bakan Ersoy, yaz sezonunda Phaselis Antik Kenti’nde oluşan yoğunluğun önlenmesi amacıyla Alacasu ve Bostanlık koylarında çalışma yaptıklarını belirterek, “İnsani ihtiyaçlar ve hijyen koşulları için gerekli olan kadar burada düzenleme yapıldı. Burada özellikle duş, tuvalet ile bir tane minimum seviyede yiyecek içecek ünitesi yapıldı ve toplam söylediğimiz metre kareler içinde yapıldı. Çünkü yüksek sezonda burada günlük 12 bini bulan ziyaretçi sayılarına ulaşıyor. 12 bin ziyaretçi insani şartlarını sağlayacak en ufak ne bir tuvalet ne bir duş yok. İnsanlar bu insani şartlarını çalıların arasında veya denizde karşılamak zorunda kalıyordu. Bu gayri insani hijyen koşullarının oluşması gerekiyor. Hijyeni bir şekilde bıraktığınız zaman çok daha tehlikeli bir şey oluyor. Bizim esas korumamız gereken Phaselis Antik Kenti ve orada yaz sezonu ile birlikte yoğunluk oluşuyor, bu sefer orada birkaç tane tuvalet var ve onlar da kapasiteyi taşımadığı için çok sıkıntılı sonuçlar doğuyordu. Şimdi minimum ihtiyacı karşılayacak kadar olan kısım yapıldı” dedi.
BÜTÜN HASSASİYETLER DİKKATE ALINARAK YAPILIYOR
Kendisinin de bir Antalyalı olduğunun altını çizen Bakan Ersoy, “Antalya’yı sonuçta her şeyden önce ben korurum. Doğru şeyler yaptığınız zaman vatandaş görüyor, hakkını da veriyor zaten teşekkür de ediyor. Yani seçim öncesi bu tarz algı çalışmaları oluyor ama gerçekleştirdikten sonra ne yapıldığını da gördüğü zaman insanlar anlıyor. Yani bir sıkıntı yok. Bu tarz halk plajlarını biz Antalya genelinde yapıyoruz zaten. Sonuçta vatandaşın denizle buluşmasını sağlamamız gerekiyor. Herkes oteller üzerinden veya başka plajlar üzerinden buluşmaması gerekiyor. Tamamen devletin kontrolünde bakanlığın kontrolündeki plajlarında olması lazım. Burada zaten biz minimum hijyen koşullarını sağlamakla yükümlüyüz, buranın temizliğini yapmakla yükümlüyüz, yüksek sezonda 12 bini bulan sayıda ziyaretçi geliyor. Sonuçta hepsi benim vatandaşım ve ben bunların minimum standartlarını sağlamak zorundayım Bakanları olarak. Bütün hassasiyetler dikkate alınarak yapılıyor zaten. Temelsiz yapılar, tamamen ahşap ve doğal yapılarla yapılıyor, sökülebilir yapılarla yapılıyor. Artı bütün bunlar kurulun onayından geçiyor, müzenin denetiminde zemin etütleri de yapılıyor. Sıkıntılı hiçbir şey yok” diye konuştu.
BAKANLIK TARAFINDAN İŞLETİLMESİ ARTIK MECBURİ
Geçen yıl bu tür koyların özel işletmeler yerine bakanlık eliyle işletilmesi konusunda kanun değişikliği yapıldığını hatırlatan Bakan Ersoy, “Kanunda bir düzenleme yaptık. Kanundaki değişiklikle buraların bakanlık tarafından işletilmesi artık mecburi. Yani bizim bakanlığın talebi üzerine bu tarz halk plajlarının bakanlık tarafından işletilmesi mecburi tutuldu. Aslında herkes biliyor. O tepkiyi veren siyasiler de biliyor ve meclisten kanunu onlar geçirdi. Biliyorsunuz meclise gönderiyoruz, meclisten geçiyor. Herkes her şeyin farkında ama maalesef siyasette bazen böyle olabiliyor. Sonuçta gerçek ortada” dedi.
Öte yandan inceleme sırasında Bakan Ersoy’un kendi kullandığı makam aracı olan Türkiye’nin otomobili Togg'a da vatandaşlar büyük ilgi gösterdi.
